İnsan kenti inşa ederken, kendini de inşa eder.
Kentler; Yaşam tarzımızı, insanlarla ilişkilerimizi, doğayla ilişkimizi, estetik değerlerimizi belirler. Bu açıdan yarattığımız kentlere baktığımızda; kentlerimizin canlılara göre değil arabalara-ranta göre oluşturulduğunu görüyoruz. Yarattığımız hastalıklı kentler tüm yaşamımızı hatta gezegenimizin geleceğini belirliyor. Uzun yıllar içinde oluşan toplumsal bütünleşme ağlarını yok ediyor. Ortak alanlar hızla arabalara-ranta terk ediliyor. İnsanlar yalıtılmış ve atomize halde yaşıyor.
Sokak yalnızca bir geçiş, sirkülasyon alanı değil. Arabaların sokağı işgal etmediği dönemde sokak ortak alandı; halkın kaynaştığı, çocukların oyun oynadığı… Bizi biz yapan bunun gibi birçok ortak kültürel alanı terk etmek zorunda kaldık. Tüm bunların sonucunda şenlik unutulmaya, silinmeye yüz tuttu. Şenliği kaybettik.
Sanayileşen toplumlar ilk başlarda belki çok fark etmediler ama bilinçsiz şekilde yapılaşma, kent merkezlerinin sıkıştırılması, tarım arazilerinin bölünmesi hatta çoğu yerde ortadan kalkmasının zararlarını yıllar içinde farkederek bu yanlıştan vazgeçtiler. Türkiye’de halen şehirleşme çok hızlı bir şekilde devam etmektedir. Yukarıdaki tablo insanla birlikte kente-sokağa bakma, eyleme ihtiyacını ortaya çıkarıyor.
Proje ile Ortak Müşterek Alanlar Oluşturmak, Sokağı tekrar, estetik, öğrenme, şenlik, buluşma, üretim, macera, spor ve oyun alanı haline getirmek. Yarattığımız ortak mekânların toplumsal gruplar tarafından beslenmesini sağlamak. Bunun sonucunda müşterek alanların toplum yararına üretilebileceği, korunup, kollanabileceğine dair farkındalık yaratmak adına
- Eskinin kendi dönemini yansıtan bütünleşme ağlarını yeniden canlandırmak yerine şu anın ve geleceğin bütünleşme ağlarını oluşturarak, kopuk ve dağınık olanın nasıl ve nerede bir araya gelebileceğine dair araçlar ve zeminler üretmek.
- Gerçekleşebilir ya da ütopik olup olmamayı dert etmeden bireysel, kolektif ve eyleme dönük ütopyalar yaratmak.
- Yaşamda biriktirilenin, damıtılanın bir sonrakine aktarıp İnsanların bu zemin üzerinden yükselebildiği, beslenebildiği ve besleyebildiği kamusal yapılar oluşturmak.
- Kentin yoğunluğu ve karmaşasından çıkabildiği, insanlarla vakit geçirebileceği, tüketme zorunluluğunun olmadığı, ortak alan eşittir ticarileşme denkleminden uzak gayri ticari toplumsal adacıklar oluşturmak.
- Sokağın toplumsal gruplar tarafından kullanılması, dönüştürülmesi ve sürdürülebilir olması
- Kent üzerine düşünmek, kente, kentin yapılanması ve şekillenmesine insanların müdahale edebildiği bir proje üretmek
- Sokağın tüm canlılar üzerinden düşünülerek, planlanarak tüm canlılarla birlikte Dönüştürülmesi
- Toplumda dezavantajlı durumda olan engelli gençlerin sokağa davet edilerek sosyalleşmesi
- Yapılacak işlerin mahalle sakinleriyle elele vererek dayanışma örneği olma hedefleriyle projemizi yazdık.
Kanatlı_kediler_Sokak_.pdf dosyasını indirmek için tıklayın!
Kırık_Pedal_Sokak_Dergisi.pdf dosyasını indirmek için tıklayın!
